12 Nisan 2008 Cumartesi

BİR KARİKATÜR DUAYENİ EFLATUN NURİ NİN EVİ

Mizah haftası etkinliklerimiz sırasında hocamız Oğuz Aral'ı andık. Konuşmacılardan biri Türk karikatürünün kilometre taşlarından Eflatun Nuri abimiz idi. Onu evinden alıp müzemize getirme görevi başkanımız Metin Peker tarafından bana verilmişti.
Fatih Akdeniz caddesi Sarı Nasuh sokaktaki evine gittiğimde onu bütün mahalle esnafının tanıdığına tanık oldum.Üst kattan alt kata yeni taşınmıştı ve etraf dağınıktı. Beni evdeki kitaplar, dosyalar, dökümanlar çok etkiledi. Benim odam da böyledi ama Eflatun abinin bütün evi arşiv görünümündeydi. "Abi çok şaşırdım." dedim.

" Benim evim bu şekide olsa hanım beni boşardı yüzde yüz" diye devam ettim. Bıyık altından gülümsedi. "Dur acele etme şu çayımı bitireyim, sonra çıkarız."Dedi. "Abi izin verirsen şu ortamın resimlerini çekeyim genç arkadaşlara bir mesaj olur belki."Dedim. Bir duayenimizin e evini yakından görmüş olurlar. "Peki, biliyorsun eşimi kaybettikten sonra burada ben yalnız yaşıyorum, budaireye de yeni taşındım. bu notu da düş." Dedi.


"Abi sen bunları hiç elden geçiremezsin."dedim. " Olur mu? Neredeyse her gün elden geçiriyorum, yalnız dolapların derinlikleri biraz kısa, dosyalar sarkıyor, devrilecek gibi duruyorlar." "İşte benim ömrüm burada geçiyor, İşlerim çok yoğun."
" Haa, bak Raşit bu benim maskot ağacım. bu bir kök. Bunu özellikle çek. Şuna bak muhtemelen büyürken önüne zorluklar, engeller çıkmış. Taşlar çıkmış ama o yılmamış ve uzamış. Her şatta kendi yolunu bulup bu hale gelmiş. Anlayabiliyor musun? İşte bu benin hayat anlayışım. Genç çizerler bunu hiç unutmasınlar,Hiç bir zorluktan yılmasınlar, mücadele etsinler. Hepsinin gözlerinden öpüyorum." Dedi. Altta görünen de bir antika körüklü piyano. Hocamızın evi bir müze. Sonra birlikte çıkıp , bizim karikatür müzemize gittik. Orada da başka bir usta vardı ve zevkle, ibretle dinledik. Bir ustanın ağzından birbaşka usta..Oğuz Aral.
Eflatun Nuri abimizle temas kurmak isteyen arkadaşlar olursa ben aracı olabilirim.
Raşit Yakalı

Hiç yorum yok: