Dün biz üç kafadar Sarıyer'e börek yemeye gittik. İyi ki gitmişiz. Güzel bir gün geçirdik Börekler harika, martıların dostluğu şahane.
Süleyman Boyoğlu ve Ahmet Çitoğlu arkadaşlarım bu kaçamakları sık sık yapıyorlarmış.
Bu köşk Sarıyer verem savaş dispanserinin eski lojmanı. Dünya gazetesinden arkadaşım Ahmet Dikiciler ve rahmetli, hemşire eşi Fatoş hanım burada yıllarca oturdular. Ben de sık sık misafiliğe giderdim. Hey gidi güzel günler...
Martılar bu kadar yakınıma ziyarete gelince hemen Reşit Aşçıoğlu abimle birlikte hazırladığımız çevre dostu "GÖZLÜKLÜ MARTI"aklıma geliverdi. O tipi yillarca Yeniasır gazetesinde çizmiştik.Bakın bir gözlüğü eksik. Bana öyle biliş ve sıcak geldi ki..Oysa o yıllar bu tipi hep ezbere çizmiştim. Sarıyer börekçisine gelip bu dosluğu kurmalıydım martılarla..Benim eğreti taktığım gözlüğü tak martıya...
Reşit Aşçıoğlu abi kulaklarını çınlatıyorum, seni de çok seviyorum. Ne güzel bir tip bulmuşsun yıllar önce. kitabımızı özenle saklıyorum...
Üzümlü ,kıymalı börekleri sindirmek için ver elini sarıyer sırtları dedi,dedik de... Tabelaya bir baktım bir ara..."YÜREK YAKAN SOKAK"
---------------------------------
Kısmetse bu gece 0.30 Varan arabasıyla Ankara, sonra ver elini Hacıbektaş./Bekleyiniz/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder