SUNAY AKIN OYUNCAK MÜZESİKARİKATÜRLE İÇ İÇE.
18-12-2008 günü torunum Doruğun sınıfı Sunay Akın Oyuncak Müzesine, müze gezisi ve bir ahşap boyama aktivite ziyaretinde bulunmuş, torunum da oradan dönüşte yanından hiç eksik etmediği su matarasını unutmuş. Bu durum onu çok üzmüştü. Ben de kıyamadım ve müzeye telefon ettim, durumu anlattım “ Aaaa evet, matara burada.” dediler. Ve mataranın peşine düştüler. “Beyefendi bana numaranızı verin mataranın son durumunu size bildirelim, dediler ve tekrar aramadılar. Bende ertesi gün / Cumartesi/ nasıl olsa orada diye Yeni levent’ten kalkıp karşıya Kadıköy’e, oradan da Göztepe’ye otobüslerle gidip bir hayli aradıktan sonra bostancıya yakın bir yerde adresi buldum. “Ben öylesine geldim, torunum üzülmesin diye, matara için..1” “ Aaaa evet matara burada bir saniye” dedi cici bir hanım. Yukarıya telefon etti, yüzü değişti.” Beyefendi çok üzgünüm, matarayı dün akşam çöpe atmışlar, “Eh, sağlık olsun, ben öylesine gelmiştim zaten. İyi günler, hem burayı da merak ediyordum da, iyi oldu. Hoşça kalın.”
Torunum bir oyuncağın kaybetmiş gibi çok üzüldü, “ Babam çok kızacak, zaten her gittiğin yerde bir şey unutuyorsun, geçen gün Sultanahmet’te bereni de kaybetmiştin, diyecek şimdi bana “dedi ve ağlamaklı oldu. Anneannesi de üzülme ben sana yılbaşı hediyesi olarak en güzel matarayı alırım Doruk’çuğum” dedi.
Ama burası hakikaten çok güzel bir müze, çocuklar mutlaka görmeli ve bu müze düzenlenirken karikatür öğelerinden çok yararlanılmış. Resimleri sizler için çektim, / İçeride resim çekmek yasak /ülkemizde bu tür müzeler çoğalmalı, müzeye ilgi oldukça fazlaydı.
Türk mizahının ünlü tiplerinden Nasrettin Hoca heykeli oyuncak müzesine büyük bir renk katmış. Keloğlan tipimiz de yanıbaşındaydı.
Ve diğer çizgi film tipleri müze girişine çok yakışmış..
Sanki bir peri masalındayız. Şu binanın güzelliğine bakınız.
Torunumun davetiyesi. Güzel bir anı. 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder