BİZ BİZE.
Sevdakar Çelik hocam bir Şiir ve mizah blogu oluşturmuş, çok güzel yayınlar yapmaya başlamıştı. Her gün ilgi ve hayranlıkla izliyor, ayrıca da imreniyordum.Cihan Demirci kardeşim de bir blog ta çok güzel işler yapıyordu..Neydi bu blog işi…
Acaba ben de böyle bir şey yapabilir,bildiklerimi genç arkadaşlarıma aktara bilir miydim. Sonunda dayanamadım durumu Cihah Demirci ye açtım. “Abi ben pek bilmiyorum, sadece müdahale edebiliyorum” dedi.
Daha sonra sorumu Sevdakar kardeşime aktarma cesaretini gösterdim. Kendisiyle uzuuun yıllara dayalı bir dostluğumuz vardı sonuçta. Sağolsun hocam olaya benden daha çok sahiplenip bir gecede işi hallediverdi ve "Blogun adını sen koy abi" dedi.
Daha sonra da bana a-b-c diye uzun uzun olayı nasıl gerçekleştireceğimi anlattı. Yazlıktan yeni dönmüştüm. Tam 10 gün o yazıları okuma cesaretim olmadı. Hep ürktüm, çekmecemde sakladım. Kendime güvenemiyordum.
Oysa ben bu güne kadar üç defa bilgisayar kursuna gittim, diplomalar aldım. Yaş 65, Kafam almaz diye korkuyordum. Artık bu sabah olayı gerçekleştirmeye karar verdim. Notları defalarca okudum. İlk olarak Sema Ündeğer kardeşimin yazısı ile işe başladım. Yazıyı kopyalayabildim. Sonra resmi yapıştırabildim. Kendime cesaret geldi. Şu an kafa göz yara yara devam edeceğim. Demek ki hemen başlamak gerekiyormuş. İstim arkadan gelecekmiş galiba.İmla hatalarım başta olmak üzere tüm hata ve yanlışlarım için baştan özür diliyorum. Yıktım perdeyi,eyledim viran…Her ne kadar sürçü lisan edersem affola.
Her şey için Sevdakar Çelik hocama teşekkür ediyorum, gözü üstümde olsun ve yanlışlarımı hep düzeltsin diyorum. Bu imkanları nasıl kullanacağımı tam olarak bilmiyorum, kendime göre bir yol bulacağıma inanıyorum.Değişik şekillerde bu işi çok uzun yıllar yaptım iyi sonuçlar aldım. Alaylıyım, usta çırak ilişkilerine, sezilerime güveniyorum , küçük büyük herkesin katkılarını bekliyorum. Bu blog’u yoluna koyduktan sonra sitemle ilgilenip yeni projelerime yönelmek istiyorum. .Bu Cuma Eskişehir de hocamız Semih Balcıoğlu’ nun ölum yıldönümü ile ilgili bir sergi ve anma toplantısı var orada olacağım kısmetse. Döndüğümde sizlerle anılarımı paylaşmak istiyorum. Saygılarımla./ Kendimi köşe yazarı gibi hissettim şu an/ Bu yazıma Akdağ Saydut arkadaşımın beni Amcabey gibi gördüğü uyarlamayı vinyet olarak koymaya uygun gördüm kendisine tesekkürlerimi sunuyorum.
Rasit yakalı
Sevdakar Çelik hocam bir Şiir ve mizah blogu oluşturmuş, çok güzel yayınlar yapmaya başlamıştı. Her gün ilgi ve hayranlıkla izliyor, ayrıca da imreniyordum.Cihan Demirci kardeşim de bir blog ta çok güzel işler yapıyordu..Neydi bu blog işi…
Acaba ben de böyle bir şey yapabilir,bildiklerimi genç arkadaşlarıma aktara bilir miydim. Sonunda dayanamadım durumu Cihah Demirci ye açtım. “Abi ben pek bilmiyorum, sadece müdahale edebiliyorum” dedi.
Daha sonra sorumu Sevdakar kardeşime aktarma cesaretini gösterdim. Kendisiyle uzuuun yıllara dayalı bir dostluğumuz vardı sonuçta. Sağolsun hocam olaya benden daha çok sahiplenip bir gecede işi hallediverdi ve "Blogun adını sen koy abi" dedi.
Daha sonra da bana a-b-c diye uzun uzun olayı nasıl gerçekleştireceğimi anlattı. Yazlıktan yeni dönmüştüm. Tam 10 gün o yazıları okuma cesaretim olmadı. Hep ürktüm, çekmecemde sakladım. Kendime güvenemiyordum.
Oysa ben bu güne kadar üç defa bilgisayar kursuna gittim, diplomalar aldım. Yaş 65, Kafam almaz diye korkuyordum. Artık bu sabah olayı gerçekleştirmeye karar verdim. Notları defalarca okudum. İlk olarak Sema Ündeğer kardeşimin yazısı ile işe başladım. Yazıyı kopyalayabildim. Sonra resmi yapıştırabildim. Kendime cesaret geldi. Şu an kafa göz yara yara devam edeceğim. Demek ki hemen başlamak gerekiyormuş. İstim arkadan gelecekmiş galiba.İmla hatalarım başta olmak üzere tüm hata ve yanlışlarım için baştan özür diliyorum. Yıktım perdeyi,eyledim viran…Her ne kadar sürçü lisan edersem affola.
Her şey için Sevdakar Çelik hocama teşekkür ediyorum, gözü üstümde olsun ve yanlışlarımı hep düzeltsin diyorum. Bu imkanları nasıl kullanacağımı tam olarak bilmiyorum, kendime göre bir yol bulacağıma inanıyorum.Değişik şekillerde bu işi çok uzun yıllar yaptım iyi sonuçlar aldım. Alaylıyım, usta çırak ilişkilerine, sezilerime güveniyorum , küçük büyük herkesin katkılarını bekliyorum. Bu blog’u yoluna koyduktan sonra sitemle ilgilenip yeni projelerime yönelmek istiyorum. .Bu Cuma Eskişehir de hocamız Semih Balcıoğlu’ nun ölum yıldönümü ile ilgili bir sergi ve anma toplantısı var orada olacağım kısmetse. Döndüğümde sizlerle anılarımı paylaşmak istiyorum. Saygılarımla./ Kendimi köşe yazarı gibi hissettim şu an/ Bu yazıma Akdağ Saydut arkadaşımın beni Amcabey gibi gördüğü uyarlamayı vinyet olarak koymaya uygun gördüm kendisine tesekkürlerimi sunuyorum.
Rasit yakalı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder