Zeki Beynerİstanbul Büyükşehir Belediyesi Karikatür ve Mizah Müzesinde 22-0cak -2008 Salı günü düzenlenen bir törenle anıldı. Söyleşi “KEŞKÜL-FUKARA” Cihan Demirci yönetiminde gayet olgun bir hava içinde geçti ve büyük bir ilgi ile kalabalık bir izleyici grubunca izlendi.
Cihan Demirci’nin çok iyi bir hazırlık yapması ve davetlilerin de kısa anılarla katkıda bulunmaları toplantının çok renkli geçmesine neden oldu. Dernek başkanımız Metin Peker in de Ankara’dan bu sebeple gelmesi toplantıya ayrı bir ahenk kattı. Dileğimiz bu tür toplantıların değişik başlıklarla tekrarlanması.
Toplantı başlamadan evvel nokta ile virgül yine yanyana. Müze yöneticimiz Erdoğan Bozok Atölye hocamız Birsen Apça ve Serdar arkadaşımız bütün teknik alt yapı hizmetlerini önceden tamamlamışlar. Bize " Oh herşey dört dörtlül olmuş ." demek kalıyor.
İsim atlarım diye tüm katılımcıları yazamıyorum.
Rahmetli Mıstık Eremektar abimizin sevgili eşi Lütfiye yengemiz, GüngörKabakçıoğlu, Yurdagün Göker ve Burhanettin Ardagil yerlerini almışlar. Neşeleri yerinde. Ne kaynatıyorlar acaba?.
Salon ağzına kadar doldu. "Haydi başlayalım artık" diye mırıldanıyor Orhan Doğu abimiz. Gelirken yanında ev yapımı çok nefis kurabiyeler getirmiş. O hiç boş gelmez böyle topantılara. Cihan Demirci ağırdan alıyor, zira o Cafer Zorlu abinin de yetişmesini arzuluyor.Veee Zeki abinin garibanlığı ile yavaş yavaş başlıyor konuşmaya... Meşhur kolombo paltosu, çöplüllerde geçen günler, mezarlıklarda sabahlamalar, Tarık Minkari beyin yemek davetleri, vb./ O davetlere katılmayanımız var mı?/
Sonra Cafer Zorlu abi de gelince bir saati aşan konuşmalar başlıyor. Salonda çıt çıkmıyor Sonra Cafer abi alıyor sazı...CD gösterisi nefis oluyor.
Ergin Gülen bey biraz da Zeki nin sanat yönünü konuşalım diyor ve konu asıl amacına kavuşup renkleniyor. Salon bu ara daha da kalabalıklaşıyor, çaylar içiliyor.
Metin Peker başkanımız Cafer abini yanına koşup; "Abi nasılsın, seni özledim." dedi. Koyu ve sıcak bir hasret giderdiler. Ben şu an bu haberi yaparken Cefer Abi telefonla beni aradı. "Abi biraz sonra konuşalım, haberi yapıyorum, " deyince.." Tamam tamam oldu, yahu başbakan gibi alkışlattın beni. Çok iyi oldu, Böyle toplantılar hep yapılmalı, ah bir de bir kedi bulabilseydin. Biliyorsun Zeki kedileri çok severdi, 40 kedisi vardı."dedi. Cafer abi üzgündü. "Meslekte 50 yıl ödülümü aldım,hiç bir arkadaşım beni tebrik etmedi. " diye çok üzülüyordu. Ben bu olayı hatırlatıp kendisine alkış istemiştim. Sağ olsun bütün salon kendisini alkışladı. Çok mutlu olmuş. Kendisini hala tebrik edebilirsiniz. Telefonlarınız onu çok sevindirecek. 0212 592 39 93.
Sergide iki duayen. Erdoğan Başol abi / O bir ödül makinası/. Yurdagün Göker./Büyük bir çizer ve karikatür tarihi araştırmacısı. /Karikatürle iç içe olmak onları çok mutlu ediyor. Acaba bu salonda kaçıncı sergiyi birlikte kol kola geziyorlar.
Sergide iki duayen. Erdoğan Başol abi / O bir ödül makinası/. Yurdagün Göker./Büyük bir çizer ve karikatür tarihi araştırmacısı. /Karikatürle iç içe olmak onları çok mutlu ediyor. Acaba bu salonda kaçıncı sergiyi birlikte kol kola geziyorlar.
İşte bizim en büyük özelliğimiz bu.Hepimiz iç içe ve kolkolayız biz bir bütünüz.
Muhittin Köroğlu, Cafer Zorlu, Erdoğan Başol, Metin Peker,Yurdagün Göker, Burhanettin Ardagil, Ergin Gülen, Müze yöneticimiz Erdoğan Bozok ve son anda toplantıya iki telliden yetişen Genel Sekreterimiz Aziz Yavuzdoğan..Aziz Yavuzdoğan bu kadar yoğunluk arasında bir sanat dergisi çıkarıyor.. Tamam Aziz tamam, Dergiye hepimiz abone olacağız. Anlamlı anlamlı bakma içimiz eziliyor.
Bu haberler Saymanımız Akdağ Saydut un isteği doğrutusunda Raşit Yakalı tarafından hazırlandı. Akdağ bir hastalık nedeniyle İzmir e uçtu bugün.
Bu haberler Saymanımız Akdağ Saydut un isteği doğrutusunda Raşit Yakalı tarafından hazırlandı. Akdağ bir hastalık nedeniyle İzmir e uçtu bugün.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder