27 Mart 2008 Perşembe

HALİL TÜRKKAN İLKÖĞRETİM OKULUNDAYDIM..

Çarşaf Karikatür Okulunu 80' li yıllarda yönetirken öğrencilerimden biri Ahmet Toprakoğlu idi.
Çok değer verdiğim, sevdiğim bir kardeşimizdi. Tıp ta okuyordu. O Hem bir karikatürist hemde bir doktor oldu. Sonra bir öğretmen hanımefendi ile evlendi. Şu an Validebağ Öğretmen Hastanesinin Baş hekim Yardımcısı. Geçenlerde bir ustamızın sevgili eşinin sağlık sorunununa yadımcı oldu. Çocukları ve sevgili eşi Üsküdar Halil Türker İlköğretim okundaydılar. Aylar önce beni okullarına davet ettiler. Üst makamlardan izinler alındı ve ben dün oradaydım.

Öylesine güzel, öylesine dört dörtlük bir örnek okul ki. Sınıflardan internete bağlanıp ders yapmak bile mümkün. Ulusal ve uluslararası kardeş okulları var. İmkanları sonsuz bir devlet okulu.
İki ayrı grupla çalışma yaptım ağzına kadar dolu salonda...Müdire hanım efendi "Ancak öğrencilerimin yarısı sizinle tanışabildi, bize bir gün daha gelebilir misiniz acaba Çocuklar sizi çok sevdi."
Öğretmen olduğum için, çocukları çok sevdiğim için ve bu işi biraz çözebildiğim için onlara bir iletişim kurabiliyordum herhalde, salonda çıt yok. CD den karikatürlerim akıyor ben ko nuşuyorum onlar dikkatle beni dinleyip yan gözle karikatürlerimi izliyorlar.Hatta memnuniyetlerini de ifade edebiliyorlar.
Benim amacım iki saatte onlara karikatür çizmeyi öğretmek değil tabi ki. Bu mümkün değil.
Ben sadece Karikatür sanatını tanıtmak, biraz da sevdirmek istiyorum. Burada öğretmenlik yönüm ağır basıyor. Bunun için her türlü atraksiyonu yapıyor, onlarla bağımı koparmamaya dikkat ediyorum.

O kadar çok malzemeyle gidiyorum ki. üçte birini ancak kullanabiliyorum.. Daha çok konuşuyorum. Telaşlanıyorum. Bir kelime fazla yaparsam bir kişi daha karikatüre ilgi duyar belki diye düşünüyorum.

Ben bu işi seviyorum. Kaptırdım yine. Bir önceki grupla konuştuklarımı ikinci grupla konuşmamalıyım. Başka şeyler anlatmalıyım. Resim öğretmenleri gelip beni tebrik ediyorlar. Çünkü ben " Karikatür çizmek, eçiş bücüş şeyler çizmek değildir. Temel bilgileri bilmek gerekir, anotomi bilmeden bu iş olmaz." vb. şeyler söylüyorum. Doğrusu da bu değil mi?

Müdire hanım ders sonrası yemekte" Çok yoruldunuz"diyor. Bende" Şu an mutluluktan farkında değilim efendim, yorgunluk yarın belli oluyor." diyorum. Sağımda dr. Ahmet Toprakoğlu kardeşim. Solumda Sevgili eşleri . Bana bu güzel günü yaşattıkları ve de karikatür sanatına verdikleri önem için hepsine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Zaten onlarda bana" Biz çocuklarımızın ufkunu açmak için didiniyoruz" dediler. Unutuyordum 3. sınıflar bana karikatürlerini gösterdiler. İnanın hepsi güncel politika ve aktüaliteyi çok iyi takip ediyorlar. biri şöyle örneğin:
" Müdürüm arslan kaçtı.."Müdür:" Arkana bak.." Arkasında arslan var.
Her ne kadar sürçü lisan ettiysem affola."Bu gün siteme mesaj bile atmışlar..Demek ki maya tutmuş...Sağolsunlar. KARİKATÜR ÇOKTAAAAN OKULLARA GİRMİŞ BİLE...
Raşit Yakalı


Hiç yorum yok: